ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

İNŞAAT SEKTÖRÜNDEKİ SORUNLARA MADDE MADDE ÇÖZÜM ÜRETİYORUZ,

İNŞAAT SEKTÖRÜNDEKİ SORUNLARA MADDE MADDE ÇÖZÜM ÜRETİYORUZ,
TARTIŞILMASI İÇİN ÖNERİLERİMİZİ HER SORUN İÇİN MADDE MADDE DİZİ YAZILAR ŞEKLİNDE SUNACAĞIZ

1- İNŞAAT SEKTÖRÜNDE YETKİ VE SORUMLULUK SORUNU
İnşaat sektöründe aktif rolü olan aktörler;
Mühendisler
Mimarlar
Teknikerler
Müteahhitler
Ustalar
İşçiler
Meslek odaları,
Olarak karşımıza çıkmaktadır.


MÜHENDİSLER; Kendi alanlarındaki proje ve uygulama işlerinde, fen ve sanat kaidelerine uygun hareket etme zorunluluğu olan, aldığı 4 yıllık mühendislik eğitimi sonucu Mühendislik unvanı alan kimselerdir.
İnşaat Mühendisi, Makine Mühendisi, Elektrik Mühendisi, Harita Mühendisi,Jeoloji Mühendisi, sektördeki en aktif mühendisleridir.
Mühendisler,kendi alanlarında yapmış oldukları projelerin fen ve sanat kaidelerine uygun olması açısından kanun önünde sorumlu fenni mesullerdir. Projelerinde yapacakları olası hatalardan dolayı oluşacak sorunların kanun önündeki tek sorumlularıdır.Buna proje fenni mesüllüğü diyoruz.
Mühendislerden İnşaat Mühendisleri, uygulama sırasında yapıların uygulama alanları olan şantiyelerin uygulama fenni mesüllüğünü yani şantiye şefliğini üstlenme yetki ve sorumluluğunu üstlenirler ve kanun önünde sorumlu olurlar. Buna uygulama fenni mesüllüğü diyebiliriz.
Buraya kadarki durum, mevcut kanunlarla mühendislere verilen yetki ve sorumlulukları ortaya koymakta ve ideal görünmektedir.
Ancak pratikte durum hiç de öyle değildir. Bundan sonra her sorunu tek tek ele alacağız.

1- PROJE YAPIMINDA MÜHENDİSLER

Pratikte proje yapan mühendisler yaptıkları projelerin bedellerinin çok düşük bir kısmını alabilmekte ve değerini alamadıkları bir işi yaparak sorumluluk altına girmektedirler. Bunun nedeni proje yapım bedellerinin ilgili olması gereken kurumların denetiminden uzak, acımasız bir rekabet içinde oluşması ve müteahhitlerin ve yapı sahiplerinin insafsız vicdanlarına bırakılmış olmasıdır. Burada sektörün güçlü ekonomik aktörleri, sektörün teknik emekçilerini ezmektedir.

Bunun düzelmesi, Ancak, güçlü, açıksız kanuni düzenleme, Belediyelerin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının ve Mühendis odalarının entegre olarak kamu gücünü mühendisler lehine kullanması ile mümkündür.

Burada, Belediyeler, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri ve Mühendis Odalarının temsilcilerinin katılımıyla oluşturulacak ve kısaca PROKORD olarak tanımlanabilecek “Proje Koordinasyon Denetim ve Dağıtım Kurumu” bir kuruluş oluşturulmasıyla mümkün olacağı kanaatindeyiz.
PROKORD koyacağı kurallara uygun oluşmuş proje yapımcısı bürolarla oluşturulacak proje yapımcı havuzunu değerlendirerek, projelerin değerinde yapılması, adaletli dağıtılması ve teknik kurallara tam uyumlu yapılmasını ve denetlenmesini sağlayacaktır.

Böyle bir organizasyonun nasıl kurulacağı detayları titiz bir çalışmayla ortaya çıkarılabilir.
Bu durum proje yapımcısı mühendislerin mağduriyetini ortadan kaldıracağı gibi, hatasız ve kaliteli projelerin ortaya çıkmasını sağlayacaktır.
Mühendisliğin ekonomik ve mesleki itibarı böylece yukarıya çıkacaktır kanaatindeyiz.